top of page

Zoom Bitkinliği

Güncelleme tarihi: 3 May 2021

*ŞULE ÜNAL


Hayatımıza aninden giren Zoom bizi birden içerisine düşürdü ve kendimizi sürekli canlı yayınlara katılırken bulduk. Aslına bakılırsa Zoom dediğimiz 2011’den beri vardı, ancak biz yaklaşık 9 sene sonra bunu gerçekten kullanmaya başladık. Hatta Zoom’dan önce görüntülü konuşmayı sağlayan başka programlar da vardı. Ancak biz bunları oldukça nadir kullanıyorduk. Ne zaman ki pandemi bizleri okuldan ve arkadaş çevremizden uzak tuttu, işte bu noktada kendimizi Zoom’a kilitlenmiş bulduk. Bu durum bizi elbette olumlu yönde de etkiledi. Mesela okuldaki arkadaşlarımızla bir araya gelerek toplantılar düzenlemek, Türkiye çapında adı duyulmuş pek çok ismi konuk almak, programlar, etkinlikler düzenlemek vs. Bizim yüz yüze gelmek için kilometrelerce gitmemiz gereken bu isimler aslında artık rahat bir şekilde konuşabileceğimiz hale geldi. Bunlar oldukça olumlu yönler. Peki biz bu batağa düştükten sonra ne gibi olumsuz durumlar başımıza gelmeye başladı? Hadi bunları konuşalım.


Öncelikle Zoom Bitkinliği denilen bir durum ortaya çıktı. Nedir bu bitkinlik? Oldukça yorucu bir sürece girdik. Karşımızdaki insanın sadece göğsünden yukarısını görebiliyor ve onunla sohbet ederken yüzüne odaklanmaktan başka çare bulamıyoruz. Hatta bazen bırakın ona odaklanmayı kendimizle öyle meşgul oluyoruz ki, sürekli "acaba şöyle durursam gıdım çıkar mı?" ya da "acaba şu an kilolu mu görünüyorum?" gibi pek çok şeyi düşünüyoruz. Bu düşünceler devamlı kendimize odaklanmamıza sebep oluyor. Elimizi nereye koyacağımızı bilemiyoruz, sanki bir sahnedeymiş gibi kendimize odaklanıyoruz. Bazen karşımızdaki insana bile bakmıyoruz. İşte bu yorucu süreç her Zoom toplantısında tekrarlanıyor. Bu durum hayatımızda psikolojik zorluklara sebep oluyor. Beden dilini oldukça sınırlı olarak algılıyoruz. Beden dilinin iletişimde %85 önemli olduğunu hesaba katarsak birbirimizle anlaşmak daha zor hale geliyor. 2014’te yapılan bir araştırmaya göre insanlar, video konferanslara geciken kişileri soğuk ya da isteksiz çalışmaya yatkın olarak nitelendiriyorlar.


Sürekli kendimizi kontrol etmek Zoom bitkinliğini arttırıyor. Devamlı yüksek enerjili gözükme isteği, ani heyecanlanmalar üstümüzde bir baskı oluşturmaya devam ediyor. Kopan bir internet bağlantısı bile karşı tarafın hatası olmadığı halde ona sinirlenmemize sebep olabiliyor. İşte bu gibi durumlar hissettiğimiz olumsuz duyguları arttırıyor. Hayatımızdaki olumlu yönleri olan video konferansları, olumsuz hale getirmemek adına toplantıları aralıklı yapmak ve ara sıra temiz hava almak gerekiyor.

Unutmayın ki, gerçek hayatta bu kadar tepki vermeyeceğiniz olaylara video konferanslarda daha çabuk tepki verebilmeniz normaldir.


KAYNAKÇA:

https://yakiniliskiler.com/2020/11/05/zoom-bitkinligi-nedir/






65 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page