AYŞE REFİA ÇOŞAR*
Aşk, yürek harcı. Dilin bağını çözen, benliği tutkuyla dolduran varlık. Gerçek aşk lafı duyuyorum çokça halbuki ne kadar yanlış bir ifade. Aşkın yalanı, gerçeği olmaz. Ya aşktır ya değildir. Her hoş hissi aşk sandığımızdan belki bu genelleme. Aşkı ne mitleştirmeli ne daldan dala atlatmalı. Aksi takdirde ,aşka inanıp inanmamak gibi bir şey çıkıyor ortaya. Mantıkta hata var bir kere .Aşk bir inanç meselesi değil ki.. Hüzün , mutluluk gibi aşk da bir duygu. Vardır ve tam da içimizdedir. Ama herkeste başka tezahür eder orası ayrı bir mesele. İnsanın insana, doğaya , yaşama ve tüm varlıkların üzerindekine ilahi aşkı vardır. Mülk gibi aşk da Allah ‘tan (c.c.) * en nihayetinde. Kısacası kalbimizde hepsi kademe kademe mevcut. Kim hangisine erişebilirse..
Gelelim en çok dem vurduğumuz yere. İnsanın insanda tezahür eden aşkına.. İki kalp bir dünya yani. Bir gülüşün yüreği ısıttığı kıpır kıpır bir dünya hali. Kuvvetiyle sana dünyaları verir, öylesi vardır ki insanı şair de eder lal de. İlk heyecanlardan sonraki o aidiyetlik hissi var ya hani o bir çift gözü yüreğin yuvası bilmek, sevdanın en büyük cilvesi. Neşet Ertaş’ın dediği gibi işte :
‘’Kalpten kalbe bir yol vardır görülmez.’’
O yolun harcı ah yürek harcı aşk.. Sanadır tüm şarkılar , senden sebep dile gelmiştir şairler, türküler senin uğruna yakılmıştır ey kalp sancısı !
Sevdalar karşılıklı ve kavuşmalı oldu mu dünya cennet mekan. Ama tek taraflı olmayagörsün. O yangın ki dağların karını eritir gibi ezer canını. İçin yanar yanar durur. Sende tutan fırtına sende durulur. İki kalp bir bedende atarsa can buna nasıl dayanır ? Her şeyden iki kişilik tat almanın yanısıra hiç paylaşamayacağını bilmek ne zordur değil mi ? Yakındaki uzaklığın ulaşılmazlığı, soluğunu kesmez mi ? Karşılıksız sevdaların ardından acıyla karılmış bir ukte kalır yalnız. Sonrası da işte hatıra..
Mayamızda aşk var, dilimizde aşk. Dilerim ki yaşamımızın her zerresine aşk değer. Can evi bildiğine, yaşama, doğaya ve bir bütün insanlığa aşkla bağlandık mı dünyanın derdi tasası az ötede duracak biliyorum. Ruhun pencereleri aşka ve her daim çiçeklenmeye açık olsun ey dost !
DİPNOTLAR
*Nazan Bekiroğlu / Yusuf ile Züleyha